Bingöl İşadamları Derneği (BİNGİAD) Başkanı Medeni Arifoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ve dershane, okuma salonları ile etüt merkezlerini kapatmayı hedefleyen kanun taslağı ile ilgili açıklama yaptı.
“MEB'İN GECE YARISI GİRİŞİMİNİ TBMM ONAYLARSA, HUKUK DEVLETİ İLKESİ AĞIR YARA ALACAKTIR”
‘Dershaneleri kapatmak Anayasa teminatı altındaki teşebbüs hürriyetine ters düşüyor' diyen Arifoğlu, Anayasa'nın 48.maddesinde ‘Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmak serbesttir' ifadesinin yer aldığını anımsattı.
Arifoğlu: “Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik hukuk devleti ilkesinin altını dolduran hürriyetlerden biri olan teşebbüs hürriyetinin Meclis marifeti ile de olsa engellenmesi, kısıtlanması kabul edilemez. Bu açıdan Milli Eğitim Bakanlığı'nın dershaneleri kapatmak üzere hazırladığı kanun taslağı, Anayasa'nın 48. maddesi ile devletin temel amaç ve görevlerini tanımlayan 5. maddesine aykırıdır. Kanunlar Anayasa'ya aykırılık teşkil edemeyeceğine göre MEB'in gece yarısı girişimini TBMM onaylarsa, hukuk devleti ilkesi ağır yara alacaktır” ifadelerini kullandı.
“DERSHANELER İHTİYAÇTAN DOĞMUŞTUR”
“Dershanelerin kapatılması ya da başka bir eğitim kurumuna dönüştürülmesi şeklinde dayatılan bir modeli bugün sessizce kabul edenler, yarın hükümetin “Küçük işletmeler kapansın yerine büyük AVM'ler veya büyük marketler açılsın. Yoksa 500 bin TL para cezası keserim” kanununa da ses çıkaramaz” ifadelerine yer veren Arifoğlu, mevcut eğitim sisteminde özel ders ihtiyacını karşılayan özel dershaneler ile okulların işlevlerinin farklı olduğunu söyledi.
Arifoğlu: “Özel ders ihtiyacı alınacak önlemlerle azaltılabilir, ancak ortadan kalkmaz. Dünyadaki örnekler ve uygulamalar da bu yöndedir. Bölgemizde hala öğretmensiz, kapısı kilitli okullar mevcuttur. Biz bu okullara karşı ne yapabilirizi konuşmalıyız. Unutmayalım ki, dershaneler ihtiyaçtan doğmuştur ve bu ihtiyaç devam etmektedir” dedi.
“EĞİTİMDEKİ ÖNCELİK DERSHANELERİN KAPATILMASI DEĞİL, KALİTESİNİN ARTIRILMASIDIR”
Dershanelerin rant odağı gibi gösterilmesine anlam veremediğini söyleyen Arifoğlu, bu müesseselerin özel okullara gidemeyen, özel ders alamayan orta ve dar gelirlilerin elindeki tek alternatif olduğunu kaydederek: “Anadolu'nun ücra köşelerinden dershanelere devam ederek ülkemizin iyi okullara giriş hakkı kazanmış öğrencilerimiz, dershanelerin katkısıyla bu fırsatı yakalamaktadır” diye konuştu.
Özel dershanelerin varlığının tartışma konusu yapılmasının buradaki yönetici, öğretmen ve diğer çalışanlar ile öğrenciler üzerinde geleceğe yönelik ciddi kaygılar oluşturduğunu vurgulayan Arifoğlu: “4 bine yakın özel dershane, özel ders alamayan 2 milyon dar gelirli ve orta halli ailenin çocuğuna hizmet veriyor. 50 binden fazlası öğretmen olmak üzere 100 bini aşkın çalışanıyla önemli bir istihdam alanı. Dünyada dershaneciliği yasaklayan ülke yok. Dershaneciliği bir dönem yasaklayan Güney Kore'de yasağı 2000 yılında kaldırdı. Gelişme hızı yüksek olan Uzakdoğu ülkelerinde dershaneye gitme oranı yüzde 50'lerdeyken, bu kadar gürültü koparılmasına karşılık aynı oran bizde sadece yüzde 8. “Eğitimdeki öncelik dershanelerin kapatılması değil, kalitesinin artırılmasıdır” ifadelerine yer verdi.
“BAKANLAR VE BÜROKRATLAR BİLE ÇOCUKLARINI DERSHANEYE GÖNDERİYOR”
Kapatma kararının sosyal problemlere de yol açacağını belirten Arifoğlu: “Zira bu eğitim kurumları Doğu'da çocukları terör örgütlerinden koruyor, geleceğe güvenle bakmalarını ve bir umutları olmasını sağlıyor. Sınavlara hazırlık ve okullara destek amacıyla hizmet veren dershaneler sundukları eğitim öğretim hizmeti ile halkın takdir ve sevgisini kazanıyor. Bakanlar ve bürokratlar bile çocuklarını dershaneye gönderiyor. Dershanelerin birkaçı dışında, öğretmenler tarafından az sermayeyle kurulmuş, yoğun emekle çalışan küçük işletmelerdir. Birikimlerinden, eğitim sistemimizin ihtiyaçları doğrultusunda yararlanılmaya devam edilmesi gerekir. Çalışmanın tarafların görüşlerini alınmadan yürütülmesini doğru bulmuyorum. Bu yasa halkın takdirine sunulması gerekir. Bu girişim, kalkındırmaya ve geliştirmeye çalıştığımız bölgemizin yetişmiş insan gücüne büyük bir sekte vuracaktır ve çocuklarımıza sizin bilim adamı olma, mühendis doktor olup halkına hizmet etme imkanın yok sen ırgat doğup beden gücüyle çalışacaksın. Senin beyin gücüne bu ülkenin ihtiyacı yok demektir. Hiçbir batı ülkesinde özel işletmeleri kapatma veyahut engelleme yoktur. Bilakis destek ve takdir vardır. Dünyada sadece Kuzey Kore vb. ülkelerde böyle engellemeler halkı baskı altına almaya ve sindirmeye yönelik kullanılabilir. İş dünyası olarak ülkemize ciddi zarar vereceği endişesini taşıyoruz. Hükümet bu görüşleri dikkate alarak hatada ısrar etmemeli. Ortalama yıllık ücreti bin 500-2 bin TL olan dershaneleri kaldırıp fiyat aralığı 15 bin ile 20 bin lira arasında değişen özel okulları alternatif olarak sunmanın ekonomik ve anlaşılabilir bir yanı yok” şeklinde konuştu.